
-
Volume 59
-
Volume 58
- Volume 58 - No 4 pp. (December 2019)
- Volume 58 - No 3 pp. (September 2019)
- Volume 58 - No 2 pp. (June 2019)
- Volume 58 - No 1 pp. (March 2019)
-
Volume 57
-
Volume 56
-
Volume 55
-
Volume 54
-
Volume 53
-
Volume 52
-
Volume 51
-
Volume 50
-
Volume 49
-
Volume 48
-
Volume 47
-
Volume 46
-
Volume 45
-
Volume 44
-
Volume 43
-
Volume 42
-
Volume 41
-
Volume 40
-
Volume 39
-
Volume 38
-
Volume 37
-
Volume 36
-
Volume 35
-
Volume 34
-
Volume 33
-
Volume 32
-
Volume 31
-
Volume 30
-
Volume 29
-
Volume 28
-
Volume 27
-
Volume 26
-
Volume 25
-
Volume 24
-
Volume 23
-
Volume 22
-
Volume 21
-
Volume 20
-
Volume 19
-
Volume 18
-
Volume 17
-
Volume 16
-
Volume 15
-
Volume 14
-
Volume 13
-
Volume 12
-
Volume 11
-
Volume 10
-
Volume 9
-
Volume 8
-
Volume 7
-
Volume 6
-
Volume 5
-
Volume 4
-
Volume 3
-
Volume 2
-
Volume 1
- Volumes 1-60 (2021-1961)
Spesifik enerji değeri mekanik kayaç kazısında kayaçların kesilebilirlik özelliklerini belirlemek için yaygın olarak kullanılmaktadır. Mekanik kayaç kazısı işlemlerinde mühendisler, spesifik enerji değerine bağlı olarak makine performansını tahmin etmek için kolay uygulanabilir, daha ekonomik ve basit örnek hazırlama yöntemlerinin kullanıldığı yöntemlere ihtiyaç duyarlar. Bu çalışmada, spesifik enerjinin tahmini için pratik, basit ve ucuz bir test olduğu düşünülen kayaçların P-dalga hızı (Vp) ve Schmidt çekici sertlik (RL) değerleri değişken olarak önerilmiştir. Bu amaçla 24 farklı kaya numunesi üzerinde kaya kesme ile Vp ve RL testleri yapılmıştır. Elde edilen Vp ve RL ile spesifik enerji değerleri SPSS 15.0 programı kullanılarak basit ve çoklu regresyon analizi ile değerlendirilmiştir. Bu değerlendirme sonucunda kayaçların spesifik enerji, Vp ve RL değerleri arasında güçlü bir ilişki olduğu belirlenmiştir. İstatistiksel analizlere göre, laboratuar çalışmalarına bağlı olarak kayaların Vp ve RL değerleri kullanılarak spesifik enerji değerleri güvenilir bir şekilde tahmin edilebilir.
In this study, flowsheet development and economic approach studies have been carried out for a sulphide ore containing gold and clay. For this purpose, previous beneficiation test results were used. First, clay separation was performed from the ore. In the following step, direct leaching, gravity separation and flotation methods were tested and compared to obtain a gold pre-concentrates at different grinding sizes. According to the test results, 34% of the ore by mass was separated as clay concentrate, which was suitable for the ceramic industry. Different preconcentrates were obtained from gravity and bulk sulphide flotation tests. The possible flowsheet alternatives were compared and discussed. Product specifications were discussed in terms of economic and environmental aspects. As a result, producing Au containing flotation concentrate without leaching was decided to be more economical. In this method, 34% of the ore could be obtained as a by-product. 77.77 g/t gold containing sulphide pre-concentrates can be obtained with a 70.05 % gold recovery.
Bu çalışmada, Afyonkarahisar civarında yapı taşı olarak kullanılan Ayazini ve Seydiler tüflerine bir dizi karakterizasyon çalışmaları yapılmıştır. Söz konusu kayaçların petrografik-mineralojik (polarizan mikroskop, XRD), kimyasal analiz, gözenek çapı dağılımı ve fiziko-mekanik özellikleri belirlenmiştir. Doğal yapı taşlarının ayrışmasında su önemli bir faktördür. Suyla beraber taşınan tuz çözeltileri, kılcal çatlaklar yoluyla yapıtaşları içinde hareket ederler ve buharlaşma sonucunda çatlak ve boşluklarda tuz kristalleri oluşur. Bu oluşumlar, kayaçların bozunmasına neden olmaktadır. Deneye tabi tutulan kayaçların tuz kristallenmesine dirençlerini belirlemek amacıyla sodyum sülfat dekahidrat çözeltisiyle deneysel çalışmalar yapılmıştır. Tüflerin tuz kristalleşmesine bağlı bozunma özellikleri ağırlık kaybı hesaplaması, tek eksenli basınç dayanımı ve ultrasonik hız ölçümleri ile belirlenmiştir. Gözenek miktarı daha fazla olan Ayazini tüflerinin ayrıştığı gözlemlenirken Seydiler tüflerinin tuz kristalleşmesine karşı daha dayanıklı olduğu belirlenmiştir.
Doğaltaş sektöründeki üretim ve işleme faaliyetleri sonucunda kayda değer miktarlarda atık oluşturulmaktadır. Bu atıklar, çeşitli çevresel problemlere (topografya değişikliği, yüzey/yeraltı sularında bozulma, hava/görüntü kirliliği vb.) yol açmaktadırlar. Bu çalışmada, granit atıklarının (iri ve ince boyutlu) aşındırıcılı sujeti ile (ASJ) doğaltaş kesmede aşındırıcı olarak kullanılabilme potansiyeli araştırılmıştır. Kesme deneylerinde kullanılan kireçtaşı örnekleri uzunlukları boyunca kesilmişlerdir. Kesme parametreleri deneyler süresince sabit değerlerde tutulmuş ve kesme performansının değerlendirilmesinde kesme derinliği referans alınmıştır. Çalışma sonuçları granit atıklarının sudan etkilenme, sertlik, dayanım, yoğunluk ve şekil açısından aşındırıcı olarak gereksinimleri karşıladığını göstermiştir. Bunun yanında, atık çamurundan elde edilen malzemelerin büyük çoğunluğunun (atık çamurunun %96`sı) ASJ ile doğaltaş kesimi için ihtiyaç duyulan boyutta olmadığı belirlenmiştir. Ek olarak, parça granit atıklarından kırma, öğütme ve eleme işlemleriyle elde edilen malzemenin aşındırıcı olarak kullanılabileceği sonucuna ulaşılmıştır.
Üretim sürecini izlemek için bulanık bir ortalama ve deÄŸiÅŸim aralığı kontrol çizelgeleri kullanılmıştır. Bulanık kontrol grafikleri, fabrikadan veri toplayarak ve bunu prosesin izlenmesi için fabrika tarafından zaten uygulanmış olan geleneksel Shewhart kontrol grafikleri ile karşılaÅŸtırarak, alüminyum üretim tesisindeki bir vaka çalışması ile doÄŸrulanmıştır. Sonuçlar, önerilen bulanık kontrol grafiklerinin, üretim sürecindeki anormal deÄŸiÅŸimleri, geleneksel Shewhart kontrol listelerinden daha doÄŸru bir ÅŸekilde tespit edebildiÄŸini, çünkü süreçten daha fazla bilgi kullandıklarını ortaya koymaktadır.Â
Bu çalışmada, Eti Alüminyum A.Åž. alüminyum üretim tesisinde bulanık mantık istatistiksel kalite kontrol uygulaması yapılmıştır. Toplam renk farkı parametresi (ΔE) verileri, alüminyum üretim tesisinde bulanık gözlem yöntemi kullanılarak incelenmiÅŸtir. Bu amaçla, alüminyum üretim tesisi ürünlerinin renk parametreleri, ilgili formüller yardımıyla hesaplanan bulanık üçgen sayılar (TFN) ve bulanık süreç yeterlilik indeksleri (PCI) kullanılarak deÄŸerlendirilmiÅŸtir. Elde edilen bilgilerle üretim sürecinin yeterli olup olmadığını tespit etmek amacıyla proses yeterlilik analizi yapılmıştır. Cp, Cpu ve Cpl indisleri sırası ile 1,267, 1,263, 1,257; 1,419, 1,414, 1,408 ve 1,115, 1,111, 1,106 bulunmuÅŸtur. Bu deÄŸerlere göre prosesin ihtiyaçları karşıladığı tespit edilmiÅŸtir.
Bu çalışmada, 5,75 m2 galeri kesitine sahip maden galerisinin trapez kesitli rijit çelik tahkimatlarla tasarlanması sürecinde profil kesiti ve profil malzemesi seçiminin sonlu elemanlar metodu destekli olarak gerçekleştirilmesi hedeflenmiştir. Belirtilen hedef doğrultusunda yeraltı açıklığına etkimesi öngörülen yük referans alınarak galeri kesit alanı sabit kalmak şartı ile profil malzemesi ve profil kesiti değiştirilerek yük-profil kesiti optimizasyon çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Referans alınan yeraltı açıklığı için S235 malzemeli NPI 200 kesitli profil kullanımının yerine TH29 kesitli profil kullanımının deplasman ve gerilme dağılımlarına göre daha emniyetli olduğu, TH29 kesitli profil kullanımı ile ayak açıklığının 1500 mm`den 2000 mm seviyelerine kadar artırılarak kurulum maliyetlerinin düşürülebileceği belirlenmiştir.